Hz. Ali portresi
34,5x22,4
Kaçarlar dönemi, 19. yüzyıl*
|
İkonografik çeşitliğiyle birlikte Hz. Ali’nin portre şeklinde resmedilmesi eğilimi 19. yüzyılda başlamış ve yaygınlaşmıştır. 19 yüzyılda ortaya çıkan bu portre 20. yüzyılda üretilen portrelerin ilk örneği olmuştur. Araştırmalar, 19. yüzyılın ortasında çıkan bu ilk örneğin öncesi olduğunu göstermektedir. 19. yüzyıl öncesi ikonografik materyallerden geriye bir şey kalmamıştır. Hz. Ali tasvirine uygulanan bu yeni türün günümüze ulaşmasında etkili olan unsurlar şunlardır: i) Nasırüddin Şah’ın resmi zorunlu kılıp dolaşıma sokması, ii) Resmin halk inançlarında benimsenmesi, iii) Aynı dönemde yeni bir Kerbelâ tasvir geleneğinin şekillenmesi.
Kaçar Şahı
Nasırüddin, 1856’da, Hz. Ali’ye nispet edilen bir resim buldu. Bu resmin
kaynağı belli değildir; Hindistan’dan geldiği iddia edilmektedir. Eğer bu
doğruysa, bu resim Kut veya Sind bölgesinin Şiî prenslerinden birinin hediyesi
olmalıdır. Şah’ın
Hindistan’dan gönderilen Hz. Ali tasvirini
günlük olarak ziyaret ettiği bildirilmiştir. Şah ordusu mensubu birinin karısı
şöyle anlatır: “Şah, Hz. Ali’nin tek gerçek tasvirinin kendi elinde olduğunu
iddia ediyordu. Resim altın bir mahfazada saklanır, onu görenler tazimde
bulunur.”
Daha sonra
bu tasvir Nasırüddin Şah’ın şahlık nişanına uyarlanmıştır (aşağıdaki resimde üzerinde Hz. Ali portresi bulunan bir nişan görülebilmektedir) ve bu nişan, şahlığı Hz.
Ali tarikatına, silsilesine bağlayan imgesel bir sembol haline gelmiştir. Hz.
Ali tarikatına bağlılık Şah’ın önemli bir ayrıcalığıydı. Çünkü bu tarikat 26
Kasım 1856’da Şah tarafından düzenlenen prens, prensesin ve ulema
temsilcilerinin katıldığı resmî bir törenle kurulmuştur.
1857-1870
yıllarındaki yapılan portrelerinde Nasırüddin Şah’ın kostümlerine Hz. Ali
nişanının farklı modellerini taktığı görülür. Şah’ın portreleri ile Hz. Ali
tasviri arasındaki benzerlik çarpıcıdır. Bu portrelerinden birinde Şah’ın üzerinde
iki küçük Hz. Ali portresi taşıdığı görülür.
Hz. Ali
tasvirinin İran öncesi serüveni karanlıktır. Hindistan kaynaklı olduğu
iddiasının yanı sıra tasvirin Yunan kaynaklı olduğu iddia edilmiştir. İran’daki
Zehebiyye tarikatının piri Vahid el-Evliya, Enhar-ı Cariye adlı risalesindeki bir
tasvirde Hz. Ali kılıcını dizinde tutarken resmedilmiştir. Bu resmin üzerindeki
metinde resmin Hz. Ali’yi betimlediği ve Yunan bir ressam tarafından yapıldığı kaydedilmiştir.
Metinde tarih yoktur. Tek bildiğimiz resmin daha sonra Mısır hazinesine ilhak
olduğudur. Aynı metinde bir Safevî şahının tasviri büyük çabalarla Mısır’dan
aldığı, Nasırüddin Şah zamanında tasvirin birçok kopyasının yapıldığı ve Naibü’l-velayet
Ahmed Tebrizî tarafından bir kopyasının çıkarıldığı belirtilmektedir. Resim daha
sonra Şiraz’da bir matbaada çoğaltılmıştır (Mayıs 1926).
Nasirüddin Şah Bahram Kirmanşahî, 1857 Louvre Müzesi** |
Ertuğrul Ertekin
___________________
Kaynak: Ingvild
Flaskerud, Visualizing Belief and Piety in Iranian Shi’ism, Continuum, 2010,
Birinci Bölüm.
* Sothbey's Müzayede Evi tarafından satışa çıkarılan bu portre €15.ooo satılmıştır.
** Resim, 13 Ekim 1998-14 Ocak 1999 tarihleri arasında Brooklyn Sanat Müzesi'nde düzenlenen Royal Persian Painting: The Qajar Epoch 1785-1925 sergisinin broşüründen alınmıştır. Serginin internet sitesi buradan görülebilir.
* Sothbey's Müzayede Evi tarafından satışa çıkarılan bu portre €15.ooo satılmıştır.
** Resim, 13 Ekim 1998-14 Ocak 1999 tarihleri arasında Brooklyn Sanat Müzesi'nde düzenlenen Royal Persian Painting: The Qajar Epoch 1785-1925 sergisinin broşüründen alınmıştır. Serginin internet sitesi buradan görülebilir.