9 Ekim 2014 Perşembe

Allame Abdülhüseyin Eminî (1902-1970)


Allame Eminî*
Allame Eminî (Abdülhüseyin b. Ahmed b. Necefgulî Eminü’ş-şer Tebrizî) 1320/1902 yılında Tebriz’de doğdu. Çocukluğunda özel yeteneklere sahip olan Allame Eminî, özellikle güçlü hafızasıyla dikkat çekiyordu. İlk eğitimine dedesi Eminü’ş-şer’in ve babası Hüccetülislâm Mirza Eminî’nin (öl. 1370/1950) yanında başlayan Allame Eminî, onlardan Fars ve Arap edebiyatı, mantık ve bir ölçüde fıkıh ve usul dersleri aldı. Derslerinin yanı sıra Kur’ân ve Nehcü’l-belağa başta olmak üzere hadis kitaplarına büyük ilgi duyuyor, boş zamanlarını bu kitaplara ayırıyordu.

16 yaşında eğitimine devam etmek üzere Necef’e giden Allame Eminî 32 yaşına kadar orada kaldı ve zamanın büyük üstadlarının ders halkalarına katıldı. Üstadlarından bazıları şunlardır: Seyyid Muhammed b. Muhammed Bâkır el-Hüseynî Firuzabadî, Seyyid Ebu Turab b. Ebu’l-Kasım Hansarî, Mirza Ali b. Abdülhüseyin Erivanî ve Mirza Ebu’l-Hasan b. Abdülhüseyin Meşkinî. Bu dönemde o, Mirza Muhammed Hüseyin Nainî, Şeyh Abdülkerim Hairî ve Şeyh Muhammed Hüseyin Kompanî’den içtihad icazeti aldı.

32 yaşında memleketi Tebriz’e dönen Allame Eminî burada Fatiha Suresi’ni tefsir ettiği Tefsiru Fatihati’l-Kitab adlı kitabını yazmaya başladı. Ancak Hz. Ali’ye duyduğu muhabbet onun daha fazla Tebriz’de kalmasına izin vermedi ve tekrar Necef’e döndü. İlk kitabı olan Şuhedâ el-Fazilet’i otuz beş yaşında Necef'te yayımladı (1355/1936). Ansiklopedik bir çalışma olan bu kitabında Allame Eminî, hicrî IV. yüzyıldan XIV. yüzyıla kadar şehid olmuş yüzden fazla âlimin hayat hikâyesini kaleme aldı. 

Necef’e döndükten sonra dönemin büyük mercilerinden dersler alan Allame Eminî, Seyyid Ebu’l-Hasan Musevî Isfahanî, Şeyh Ali Asgar Melikî Tebrizî ve Aga Buzurg Tahranî’den hadis icazeti aldı. Ayrıca, tefsir, tarih ve rical ilimlerinde görüş sahibiydi.
Allame Eminî'nin kabri, Necef
Yeri doldurulamayacak eseri el-Gadir'i yazmak için yurtiçinde ve yurtdışında, Arap ülkelerine, Türkiye'ye ve Hindistan'a yolculuklar yapan Allame Eminî'nin bedeni yorgun düştü ve 1388/1968’de tedavi olmak için Tahran’a döndü. Ömrünün son iki yılında ağır bir hastalık geçiren ve yatağa bağımlı kalan Allame Eminî, 28 Rebiüssani 1390’da (1 Temmuz 1970), 68 yaşındayken vefat etti. Tahran’da düzenlenen cenaze töreniyle Irak’a uğurlanan Allame Eminî’nin naaşı Bağdat’ta karşılandı ve Kazımeyn, Kerbelâ ve Necef’te düzenlenen merasimlerden sonra Necef’te kurduğu Emire’l-müminin Kütüphanesi’nin (Mektebetü Emire’l-müminin) girişinde toprağa verildi.

Eserleri
el-Gadir fî’l-Kitab ve’s-sünnet ve’l-edeb; Tefsirü’l-Fatihati’l-Kitab; Şuhedâ el-Fazilet; Siretuna ve sünnetuna: sîretu Nebiyyina ve sünnetihi; es-Sünnet ve’s-sîret; Semeratü’l-esfar; Riyazü’l-üns; el-Makasidü’l-illiyye fî’l-metalibi’s-seniyye; Kâmilü’z-ziyarât; İ’lamü’l-enam fî’l-marifeti’l-mülk; Risale der İlm-i Dirayet; Risale der Niyet.

Ertuğrul Ertekin
_______________
kaynak: Hamid Algar, “Amini, Shaikh Abd al-Hosayn”, Iranica; Allame Eminî'nin talebesi Muhakkık Tabatabaî adına açılan internet sitesinde yer alan biyografisini buradan okuyabilirsiniz.