Âdem Ceyhan tarafından hazırlanan eser, bir giriş ve her
biri “Kapı” olarak adlandırılmış üç bölüm ile inceleme sonunda ulaşılan
verileri içeren sonuç kısmından oluşmaktadır. Yazar tarafından belirtilmemesine
rağmen, bölümlerin Kapı olarak adlandırılması, Hz. Ali’nin “ilim şehrinin
kapısı” olarak nitelendirilmesiyle ve ilim yolculuğuna böyle bir kapıdan
girilebileceği ile ilgili olmalıdır.
Ceyhan, Türk Edebiyatı’nda Hz. Ali vecizeleri konusunu niçin
araştırıp incelediğini, eserini sunarken şöyle açıklamaktadır: “Son yıllara kadar
Hz. Ali’nin sözleri konusunda çeşitli yayınlar yapılmış, fakat bunların çoğunda
dilimize çevrilen vecizelerin kaynakları, Hz. Ali’ye aidiyetinin doğruluk
derecesi, Arap, Fars ve Türk Edebiyatı’ndaki derleme, tercüme ve şerh
geleneğiyle alâkalı hiç bilgi verilmemişti… Hâlbuki nakledilen sözlerin
çevirileriyle birlikte asılları da neşredilen metne konulsaydı, Arapça bilen
okuyuculara tercümenin ne derece isabetli yapıldığını kontrol etme imkânı
verilmiş olurdu. İşte bizim, seleflerimizin yaptığı tercüme ve şerhleri hakkında
daha önce meydana getirilmiş eserlerde işaret ettiğimiz eksiklikleri giderme
niyetinin semeresi, diğer taraftan dili ve üslubu eskimiş olmakla birlikte,
içinde gizli hikmetler yönünden değerini koruyan eski eserleri, zamanımızın
Türkçesine aktararak manen diriltmenin bir örneği sayılabilir.”
Eserin Giriş bölümünde, Hz. Ali’nin hayatı, şahsiyeti ve
sözleri etrafında teşekkül eden bazı edebî türler hakkında bilgi verilmiştir.
Bunlar, faziletnameler, methiyeler, mevlidler, menkıbeler, kahramanlık hikâyeleri,
hilyeler ve vecizeler olarak sıralanmıştır. Faziletnameler üzerinde durulurken
Hz. Ali’nin hayatını ve kerametlerini anlatan Yeminî’nin Faziletnâme’sinden,
methiyelerden bahsedilirken Fuzulî’nin Medh-i Hazret-i Şâh-ı Velâyet kasidesinden,
mevlitler kısmında 19. asır Türk şairlerinden Süleyman Celaleddin’in Hz. Ali
için yazdığı Mevlud-i Cenab-ı Alî Kerrem-Allâhu Vechehu adlı eserinden örnek
beyitler sunulmuştur.
Hz. Ali’nin yaşayışıyla ilgili menkıbeler, Kasas-ı Ali,
Menâkıb-ı Hazret-i Alî gibi adlarla, müstakil olarak kaleme alınmıştır. Tursun
Fakih’in Gazavâtnâme’si, Beypazarlı Maazoğlu Hasan’ın Cenâdil Kal’ası Manzumesi,
Şeyyad İsa’nın Salsalnâme’si, yazarı bilinmeyen Gazavât-ı Kıssa-i Mukaffa (Ali
Cengi), Kıssa-i Kahkaha (Ali Cengi), Havername gibi eserler de Hz Ali’nin
dinî-menkıbevî yönüyle birlikte kahramanlık hikâyelerini işleyen eserler olarak
anılmıştır.
I. Kapı, Hz. Ali’nin hayatına ve ona atfedilen eserlere
ayrılmıştır. Güvenilir hadis, tefsir, tarih ve biyografi kitaplarından
faydalanılarak Hz. Ali’nin hayatı kısaca anlatıldıktan sonra, ona nispet edilen
birtakım eserler, manzum eserler, mensur eserler başlıklarıyla tanıtılmıştır. Bu
bölümde, Hz. Ali Divanı tanıtılırken, eserden seçilen 66 beyit de Türkçe
tercümeleriyle birlikte nakledilmiştir.
II. Kapı, Türk edebiyatında Hz. Ali vecizeleri ile ilgili
derleme, tercüme ve şerhleri konu alır ve eserin asıl bölümünü oluşturur.
Burada, önce Hz. Ali vecizelerinin derleme, tercüme ve şerh sebepleri
açıklanmış ve mezkûr derleme, tercüme ve şerhlerde 40, 100, 200 gibi belirli
sayıların tercih ediliş nedenleri üzerinde durulmuştur. Daha sonra, 14.
yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar yazılmış olan ve araştırmalar neticesinde
tespit edilen toplam 50 eser, sanatkârı bilinmeyenler ve bilinenler şeklinde
gruplandırılarak zaman sırasına göre tanıtılmıştır. Temas ve tavsifler şeklinde
bir başlık açılarak, bu eserlerle ilgili şimdiye kadarki bilgiler “tenkitli
bibliyografya” denebilecek bir yöntemle gözden geçirilmiştir.
III. Kapı, Türk edebiyatında Hz. Ali vecizeleriyle ilgili
yazılmış müstakil eserlerden seçilmiş sözlerin asıllarıyla çevirilerini ihtiva
etmektedir. Bu bölümde Hz. Ali Dîvânı’ndan 108, Sad-Kelime-i Alî’den 100 ve Emsâl-i
Alî’den 427 veciz söz yer almaktadır.
Sonuç bölümünde, Hz. Ali’nin veciz sözleri üzerine
yapılan bu çalışmanın tespit, teyit veya tashih mahiyetindeki sonuçları, eserin
muhteviyatını da yansıtabilecek şekilde, sanatkârı bilinen eserler üzerinde tek
tek durularak bir araya getirilmiştir. Bundan başka, Hz. Ali vecizeleri üzerine
yazılmış eserlerin şeklî özellikleri de maddeler hâlinde sıralanmıştır.
Âdem Ceyhan’ın bu eseri, Türk edebiyatında Hz. Ali’nin
veciz sözleriyle ilgili derleme, tercüme ve şerhler üzerine şimdiye kadar
yapılan en geniş çalışmadır. Eserin sonuna eklenen 21 sayfalık geniş
bibliyografya, araştırma ve incelemeler esnasında, konuyla ilgili hiçbir
kaynağın dışarıda bırakılmamasına gayret edildiğinin bir işaretidir.
______________
Bu yazıdaki bilgiler, Ertuğrul Ertekin tarafından, İsmail Avcı’nın Turkish Studies dergisi için
kaleme aldığı kitap tanıtım yazısından derlenmiştir. Yazının tamamı buradan
okunabilir.