Musa Kazım Paşa, Aşkın Hazineleri: Makalid-i Aşk (Kerbela
Mersiyeleri), hazırlayan: Cemil Çiftçi, Kevser Yayınları, İstanbul 2011, 238 s.
Makalid-i Aşk, Musa Kazım Paşa’nın (ö. 1307/1890) Kerbela
Olayı ve İmam Hüseyin ile ilgili mersiyelerini bir araya topladığı eseridir.
Yazma nüshası oldukça az olan eserin ilk baskısı, 1307/1883-84 yılında İstanbul'da, ikinci
baskısı 1306/1888-89 yılında İstanbul’da (Hacı Hüseyin Efendi Matbaası), üçüncü
baskısı ise 1325/1907-08 yılında Edirne’de (Şems Matbaası) yapılmıştır. Eseri
yayıma hazırlayan merhum Cemil Çiftçi (ö. 2012), müellif ve eser hakkında
önemli bilgiler verdiği giriş bölümünde, eserin üç baskısı arasında bir
fark bulunmadığını yazmaktadır.
Arapça bir sözcük olan “makalid”, “miklad” sözcüğünün
çoğuludur ve “kilitler; hazineler” anlamına gelir. Çiftçi, Makalid-i Aşk
tamlamasına intibaın güç olduğunu, bu yüzden de hazırladığı esere Aşkın
Hazineleri adını vermeyi uygun gördüğünü belirtmektedir.
Makalid-i Aşk, iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde
Riyazü’l-Asfiya adındaki 192 beyitten oluşan mesnevi; ikinci bölümde Kerbela
mersiyeleri yer almaktadır.
Riyazü’l-Asfiya, Makalid-i Aşk’ın basımından önce, ayrı
bir kitap olarak iki kez yayımlanmıştır (1296/1878-79 ve 1299/1881-82). Riyazü’l-Asfiya’nın ilk
baskısında Musa Kazım Paşa’nın bu mesnevisi dışında şiiri bulunmamaktadır; ikinci
baskıya bir mersiye eklenmiştir.
Riyazü’l-Asfiya yedi bölümden oluşmaktadır. Her bölüm,
Ehl-i Beyt’e salâvatla biten biri Türkçe, biri Arapça iki beyitle
tamamlanmaktadır. Eser, birinci bölümde, hamdüsena ile başlar ve münacaatla devam
eder. Musa Kazım Paşa ikinci bölümde, eseri niçin yazdığı üzerinde durmuş, Ehl-i
Beyt muhabbetine vurgu yaparak mersiyenin her yıl matem ayında okunmasını
istemiştir. Üçüncü bölümde, Hz. Peygamber’in ve Hz. Fatıma’nın vefatına
değinilmiş, ardından Hz. Ali’nin yaşadığı olaylar (Cemel Savaşı, Şam Vakası,
Nehrevan Savaşı vb) ve şehadeti ele alınmıştır. Dördüncü bölümde, Hz. Ali’nin şehadetinden sonra Hz. Hasan’ın imam oluşuna,
Muâviye’nin Hz. Hasan’a saldırmasına, Hz. Hasan ile Muâviye arasında yapılan
anlaşmaya, ardından Muâviye’nin Hz. Hasan’ı zehirletmesine ve anlaşmaya
uymayarak oğlu Yezid’i halife tayin etmesine değinilir.
Beşinci bölümde, Musa Kazım Paşa, Yezid’in halife
olmasından sonraki faaliyetlerine işaret eder ve İmam Hüseyin’in Medine’den ayrılmasını ve Müslim b. Akîl’in Kufe’ye gidişini anlatır. Altıncı bölümde, İmam Hüseyin’in Kerbela’ya varması, susuz
bırakılması ve savaşın başlaması tahkiye edilir. Yedinci bölümde, İmam Hüseyin’in
şehadeti ve çadırların yağmalanarak Ehl-i Beyt’in Şam’a götürülmesi anlatılır.
Musa Kazım Paşa’nın Riyazü’l-Asfiya’sını Süleyman
Çelebi’nin Mevlid ile karşılaştıran Çiftçi’ye göre müellif, Süleyman Çelebi’nin
eserinden etkilenmiştir.
Makalid-i Aşk'ın ikinci bölümünde, Musa Kazım Paşa’nın farklı
tarihlerde kaleme aldığı 29 mersiyesi yer almaktadır. Bu mersiyeler
sırasıyla şu şekildedir: 5 kaside, 5 terkib-i bend, 1 terci-i bend, 3 müsemmen,
5 gazel, 6 müseddes, 2 muhammes, 1 murabba, 1 kıta. Eserin toplam beyit sayısı
1250’dir.
Çiftçi, kitabın giriş bölümünde, Makalid-i Aşk’ta Taraflar
başlığı altında eserde adı geçen şahısları Yezid ve Hüseyin tarafları olarak
ikiye ayırmış ve Musa Kazım Paşa’nın bu şahıslar hakkındaki düşüncelerini
özetlemiştir. Ayrıca kitabın sonunda yer alan ekte, eserde adı geçen şahıslar hakkında biyografik
bilgiler verilmiş, okuyucunun yabancılık çekmesi muhtemel terimler
açıklamıştır.
Ertuğrul Ertekin