Cemil Hakyemez, Osmanlı-İran İlişkileri ve Sünnî-Şiî
İttifakı, Kitap Yayınevi, İstanbul 2014, 207 s.
Şiîlik araştırmaları alanında Türkiye’de önemli bir yeri
olan Doç. Dr. Cemil Hakyemez’in Osmanlı-İran İlişkileri ve Sünnî-Şiî İttifakı
başlıklı çalışması, giriş, dört bölüm ve değerlendirme yazısından oluşmaktadır.
Müslümanlar arasında tesis edilmesi gereken diyalogun
önemine vurgu yapan Hakyemez, bu çalışmasında, Sünnîlerle Şiîler arasında
kurulmaya çalışılan ittifak girişimlerini Osmanlı Devleti ile Safevî Devleti ve
Safevîler sonrası diğer İran devletleri arasındaki ilişkilerle sınırlı
tutmuştur. Çaldıran Savaşı’yla başlayan ve II. Abdülhamid’in iktidar yıllarının
sonuna kadar devam eden bu uzun dönemi yazar, tarihte belli başlı olay ve
ittifak arayışları çerçevesinde, dört bölümde incelemiştir.
“Şiîlik-Sünnîlik Açısından Osmanlı-Safevî İlişkileri”
başlıklı ilk bölümde Hakyemez, önce, Safevî Devleti’nin kuruluşuna kadar tarihte
Türk-İran ilişkilerini özetlemiştir. Safevî Devleti’nin kuruluşundan sonraki
dönemi ayrıca ele alan yazar, kitabının bu kısmında Safevî tarikatının
Şiîleşmesi ve Şiî Safevî Devleti’nin İran’ı Şiîleştirme politikaları üzerinde
durmaktadır. Şiîleşme sonrası süreçte İran siyasetindeki din-devlet ilişkileri üzerinde duran yazar, bölümün bu bu kısmında Şiî ulema arasında yaşanan tartışmalara ve
usulî-ahbarî ayrışmasına değinmektedir. Yazar daha sonra, Osmanlı Devleti’nin
Safevî politikası üzerinde durur ve padişahların Safevîlere karşı aldıkları
tedbirleri; Osmanlı’da din ve devlet olgusunu, mezhepsel kimliğini, ulemanın
konumunu ve ulemanın fetvalarına dayandırılan Rafızîlik ile Kızılbaşlıkla
mücadele politikalarını inceler.
Safevî sonrası döneme ayrılan “Safevîler Sonrası Dönem ve
Nadir Şah’ın Şiî-Sünnî İttifak Çabaları” başlıklı ikinci bölüme Hakyemez, Afşar
Şahı Nadir’in Caferîlik anlayışını değerlendirerek başlamaktadır. Bu bölümde
yazar, Nadir Şah’ın Şiî ulemayı Kazvin’de toplamasını, şah seçilişini, Osmanlı ile
barış çabalarını, Necef’te Sünnî ve Şiî ulema ile Caferîliği beşinci Sünnî mezhebi
kabul ettirmek amacıyla yaptığı toplantıyı ve Osmanlı’nın tepkisini ele
almaktadır. İkinci bölümün ikinci kısmında yazar, Kaçarlar dönemi İran’ını Şiî-Sünnî
ittifak girişimleri çerçevesinde incelemektedir. Kaçarların İran’a nasıl hâkim olduğunun
anlatıldığı giriş kısmının ardından yazar, bu dönemde güçlenen usulîliği ve
merci-i taklit müessesesinin oluşumunu ele almaktadır.
Üçüncü bölüm, “İslâm Dünyasında Modernleşme ve Şiî-Sünnî
İlişkileri Üzerindeki Etkisi” başlığını taşımaktadır. Başlıktan anlaşılacağı
üzere bu bölüm 19. yüzyıl İslâm dünyasını ele almaktadır. İslâm dünyasındaki ve
Osmanlı Devleti’ndeki modernleşme hareketinin tarihçesiyle konuya giren yazar, devamında
Osmanlı Devleti’ndeki modernleşme hareketlerini ele alır ve bu süreçte
ulema-devlet ilişkilerinde meydana gelen değişimi inceler. Bu bölümün
üçüncü kısmı İran’daki modernleşme faaliyetlerine ayrılmıştır. Islahat
faaliyetlerini, meşruiyet hareketini ve Şiî ulemanın bu harekete bakışını
inceleyen Hakyemez, süreci Şeyh Fazlullah Nuri (ö. 1909) dönemine kadar takip
etmektedir.
“Osmanlı Devleti’nin İslâm Birliği Politikası ve Şiîler”
başlıklı dördüncü bölümde Hakyemez, 19. yüzyılda Osmanlı-İran siyasî
münasebetlerini incelemektedir. Bu dönemde ortaya çıkan Irak üzerindeki nüfuz
mücadelesini ele alan yazar, Osmanlı Devleti’nin Şiîleştirmeye karşı aldığı
önlemlerden söz ederek, II. Abdülhamid’in İttihad-ı İslâm, İslâm birliği
siyasetinde Sünnî-Şiî ittifakı girişimlerini, Türkiye’de cumhuriyetin
kurulmasıyla akamete uğrayan bu siyaset çerçevesinde araştırmaktadır.
Yazar, 20. yüzyılın ilk çeyreğinden sonra başlayıp
günümüze kadar devam eden dönemde yaşanan gelişmelerin bağımsız bir çalışmada
ayrıntılı olarak ele alınması gerektiğine inandığından çalışmasında bu dönemi
incelememiştir.
Ertuğrul Ertekin
Ertuğrul Ertekin